Isı Kaç Olmalı? Öğrenmenin Dönüştürücü Gücüyle Bir Pedagojik Bakış Eğitimciliğe ilk adım attığımda, öğrencilerimle sadece bilgi paylaşmak değil, aynı zamanda onların düşünme biçimlerini şekillendirmek üzerine de yoğunlaşmam gerektiğini fark ettim. Öğrenme, her bireyin farklı hızlarda, farklı biçimlerde ve farklı koşullarda geliştiği bir süreçtir. Tıpkı bir sınıf ortamında, öğrencilerin öğrenme seviyelerini ve ihtiyaçlarını anlayarak onlara en uygun öğretim yöntemlerini belirlememiz gibi, öğrenmeye dair çevresel faktörler de çok önemli bir rol oynar. Bunlardan biri de “ısı”dır. Hangi ortamda daha verimli öğrenilebiliriz? Isı, yalnızca fiziksel bir kavram değil, aynı zamanda öğrenme ortamımızı etkileyen önemli bir faktördür. Bu yazıda, öğrenme teorileri, pedagojik yöntemler ve…
8 YorumEtiket: ve
İhlâslı Kullar Kimlerdir? Edebiyat Perspektifinden Derinlikli Bir İnceleme Edebiyat, insanın iç dünyasının en derin izlerini, kelimelerle çizdiği haritalarla ortaya koyar. Her kelime, bir anlam arayışı, bir içsel gerçeği dışa vurma çabasıdır. Bir yazar, metinlerinde bazen bir karakterin içsel yolculuğuna, bazen de toplumsal yapının bireyi nasıl şekillendirdiğine tanıklık eder. Bu metinler, sadece kurmaca dünyaların öykülerini anlatmakla kalmaz; aynı zamanda gerçek dünyada da insanların içsel çatışmalarını, arayışlarını ve dönüşümlerini anlamamıza yardımcı olur. Peki, ihlâslı kullar kimlerdir? İçsel bir samimiyetin ve Allah’a yönelmenin tam anlamıyla ne olduğunu, edebiyatın ışığında çözümlemek mümkündür. İhlâsın Tanımı ve Derinliği İhlâs, kelime anlamı olarak “saflık” ve “temizlik” demektir;…
4 YorumSevgiliye Olan Sevgi Nasıl Anlatılır? Edebiyatın Dönüştürücü Gücüyle Bir İnceleme Kelimeler, birer araçtan öte, insan ruhunun derinliklerine inen, kalbin en gizli köşelerini aydınlatan ışıklardır. Edebiyat, bu ışıkları bir araya getirerek, insana sevgi, acı, tutku, kayıp gibi evrensel duyguları anlatma gücü sunar. Her kelime, bir anlam taşırken, bir anlatı da ruhu dönüştürme potansiyeline sahiptir. Sevgi, bir insana duyulan derin bir bağ, bir ruh halinin en saf ifadesi olarak, edebiyatın en çok işlediği temalardan biridir. Ancak sevgiyi anlatmak, yalnızca kelimelerle bir şey ifade etmekten çok daha fazlasıdır. Sevgiyi anlatmak, bir insanın tüm benliğini, içsel dünyasını ve duygusal evrimini kelimelere dökme sürecidir. Peki,…
8 YorumNasıl Yar Diyeyim Ben Böyle Yare: Kültürel Çeşitlilik ve Kimlik Arayışları Antropoloji, insanlığın varoluşsal serüvenini anlamak adına bir köprü işlevi görür. İnsan kültürlerinin çeşitliliği ve bu kültürlerin zamanla nasıl evrildiği, insanlık tarihinin en büyüleyici konularından biridir. Bir antropolog olarak, farklı toplulukların kendi kimliklerini nasıl oluşturduklarını, ritüellerini, sembollerini ve sosyal yapılarındaki benzerlikleri ve farklılıkları keşfetmek, insana dair derin bir anlayış sunar. Bugün, “Nasıl yar diyeyim ben böyle yare?” sorusunu ele alarak, bu kültürel sorunun ve dilin kökenlerine inmeye çalışacağız. Türk Kültüründe ve Dilinde “Yar” Kavramı Türk dilindeki “yar” kelimesi, “aşk” ve “sevda” ile ilişkilendirilen, ancak aynı zamanda bir toplumsal bağlılık ve…
6 YorumKarasaban Nasıl Yazılır? Bir Kelimeden Fazlası: Toplumsal Cinsiyet, Eşitlik ve Ortak Emek 🌱 Bazı kelimeler vardır, sadece harflerden ibaret değildir. Onlar geçmişin toprak kokusunu, emeğin terini ve toplumun ortak hafızasını taşır. “Karasaban” da işte tam olarak böyle bir kelimedir. Sözlükte yalnızca “tarla sürmekte kullanılan ilkel saban” olarak geçebilir ama aslında çok daha fazlasıdır: emek, üretim, dayanışma ve birlikte var olmanın sembolü. Peki bu kadar anlam yüklü bir kelimeyi nasıl yazarız? Doğru yazımı nedir? Ve en önemlisi, bu kelimeye dair hikâyemiz nasıl bir toplumsal dönüşümle şekillenir? — Doğru Yazım: “Karasaban” Bitişik Yazılır ✅ Önce teknik meseleyi aradan çıkaralım: Türk Dil Kurumu’na…
4 YorumKün Fe Yekün ve La Tahzen Ne Demek? Psikolojik Bir Perspektiften Derin Analiz İnsanın davranışlarını anlamak, yalnızca gözlem yapmakla değil, aynı zamanda kelimelerin taşıdığı anlamları çözümlemekle mümkündür. Bir psikolog olarak, insanların zihinsel süreçlerini, duygusal tepkilerini ve inanç sistemlerini incelemek; davranışlarının ardındaki anlamları ortaya çıkarmak en temel amacım. Bu bağlamda, “Kün fe yekün” ve “La tahzen” ifadeleri, sadece dini ya da felsefi sözler değil, aynı zamanda insan psikolojisinin derin yapısını anlamamıza yardımcı olan güçlü metaforlardır. Bu iki kavram, bireyin varoluşunu, duygularını ve düşüncelerini anlamlandırma biçimini şekillendiren, psikolojik açıdan oldukça zengin anlamlar taşır. Kün Fe Yekün: Bilişsel Gücün Sembolü “Kün fe yekün”,…
8 Yorum